YOL

Kararlar, fikirler bizim eserlerimizdi belki ama çalanlar; onlar hiç düşünmeden, üretmeden, fikir sahibi olmadan bizim hayatımızı mahvetmeyi çok iyi başarıyorlardı. Bir basamak çıkmaya çalışıyoruz sadece, hayata karşı katkı sağlamaya çalışıyoruz. Bazen bu bile insanların gözünde büyük bir engel gibi durabiliyor. Her engel belki aşılması için vardır belki ama bazı engelleri...

      İnsanın duygularını anlayabilmek bi o kadar karışık ve zor ki, nerede ne yapacağını anlayamıyorsun.. Anlamak için insan olmamanız gerekiyor en başta. İnsan olmayın ama ne olursanız olun.. 

      Zamana karşı yarışıyoruz ya da yarıştırılıyoruz bilemeyiz.. Ama bazı soruların cevabını kendimiz verebiliriz. Hayat bize bunu göstermese de biz bunu görebiliriz. Kendimize olan güvencimizi asla kaybetmezsek eğer bazı şeylerin cevabını kendimizde bulabiliriz. Umut denen ipi bırakmazsak eğer güzel günler görebiliriz belki de.. Hayata, insanlara, hayvanlara ya da çiçeklere karşı bir hata yapabiliriz. Ama bu hatayı düzeltebiliriz de.. İnsanoğlu bu, hata yaptıkça öğreniyor sadece.. Yoruluyor, bıkıyor, umutsuzluğa vuruyor kendini ama hayatına öyle güzel insanlar giriyor ki, hiç beklemediği bir anda hayat nedir, nasıl yaşanılır hepsini o gün, o bakışlarda öğreniyor. Sanki bir bulut üzerinde yerçekimine meydan okurcasına uçuyor ya da bir toprağın altında Azrail'e meydan okurcasına ölmeye çalışıyor. Bu mutluluk öyle delicesine, öyle güzel ki, mutluluk denen huzuru hissettiriyor içinde.. Yorgunluğu da, umutsuzluğu da bir gülümsemede, bir bakışta silebiliyor. 

      Sevginin kapatamadığı yara yoktur derler.. Bir gülümsemenin, bir bakışın izi kalır şu koca yürekte.. Kalbin sanki duracakmışçasına çarpar bir şey diyemezsin, söz geçiremezsin.. Öyle güzel çarpar ki sanki sabahına bayram var şenlik var, sanki 9 yaşında çocuksun öyle mutlu oluyorsun.. Bir heyecan, bir mutluluk doluyor için sığdıramıyorsun taşmak üzere sanki.. Bağırmak istiyorsun nefesin kesiliyor. Susmak istiyorsun ses tellerin kıyameti koparıyor. Bir çocuğu oyuncaklar dolusu mağazaya götürdüğünüzü hayal edin ve çocuğa söyleyin ki istediğin oyuncağı alabilirsin, çocuk çok mutlu olur eli ayağına karışır ne alacağını bilemeden sağa sola hiç durmadan koşturup durur, enerjisi de hiç bitmez ya hani işte o çocuk gibi oluyorsun.. Bunun adı ne bilmem ama tek bildiğim bu his birçok insanı hayatta tutan tek şey. :)


     Not: Benimle iletişime geçmek için "mkzlpnar@gmail.com" adresinden ulaşabilirsiniz. 

      Music : Dear Criminals - Le Temps Des Fleurs 


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İki Yabancı

son..

Yeni Hayat